Atatürk “Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir!” demişti.
Tayyip Bey’inki daha da mühim: Tarihi yaparken hem yazmış hem de yazdırmış oluyor!
Kökü yüzyıllar öncesine dayanan askeri, siyasi ve tarihi kurumları, kuruluşları binalarıyla birlikte tarihe gömüyor.
Hem de bir kararname ile!
Gemileri yakıyor.
***
Büyük devlet adamı olmak için gemi sahibi olmak pek gerekli değildi. Ama tarihe geçmek için “gemi” şart.
Gemiler ya yakılmalı ya da karadan yürütülmeli. “Yürütme”nin her türü Allah saklasın, tehlikeli...
En kestirmesi gemileri yakmak!
***
Belli ki siyasete girerken feyz aldığı hocalardan biri kulağını bükmüş: “Siyasetin tozunu attırmalısın! Yoksa toza dumana bulanırsın!”
Dizginleri ele geçirdiği günden beri ila-maşallah siyasetin tozunu attırıyor. Muhalefete de dumanı yutmak kalıyor...
***
Kasımpaşa diliyle “Çok harbi, çok dobra, çok delikanlı!” yanları olan bir insan! “Gizli ajandası” olsa da uzun süre saklamıyor. Gören gözler, işleyen zihinler için yığınla ipucu veriyor.
“Dava” diyor.. “Büyük davamız” diyor. Seçtiği bakanlar, başbakanları “Davası davamızdır!” diye nutuklar atıyor. “Beraber yürüdük bu yollarda” diye şarkılar söyletiyor.
“Dava”nın ne olduğunu...
Beraber yürünenin “kimliğini” feraset sahiplerine bırakıyor. Ayağını sağlam basmaya başladığı 2007’den bu yana, 23 Nisan’ı, 19 Mayıs’ı, 30 Ağustos’u hatta 29 Ekim’i her fırsatta “es” geçmeye yöneldi!
“Şehit var”, “Madenciler öldü”, “PKK azdı” bahanesiyle “Cumhuriyetin resmi törenleri”ni yaptırmadı.
Sonunda da baklayı çıkardı:
“Tarihimizi 1919’dan başlatan anlayışı reddediyorum!” (30.04.2016)
Dedik ya, çok dobra... Reddettiği laik Cumhuriyet!
Demirel’in “Lafın tamamı aptala söylenir!” ilkesi uyarınca lafın o kadarıyla yetiniyor!
14 yıldır en çok tekrarladığı bir de sloganı var: “Hedef 2023!”
100. yıl neyin hedefi?
Neyin olacak, “Laik Cumhuriyet”i sıfırlamanın..
Ve yeni bir asırla birlikte yeni bir “Asr-ı saadet” sayfası açmanın!