Milletvekilli olmak için binlerce kişi başvurdu. Başlarına ne
geleceğini pek bilmeden başvurdu.
İzdihamın nedeni belki de kimileri için vekillere tanınan
ayrıcalıklar, kimileri için de siyasi güç sahibi olmanın dayanılmaz
cazibesi...
Elbette ideal olan vekil adaylarının hepsinin ülkedeki
haksızlıklara adaletsizliklere dur demek için TBMM üyesi olmak
istemeleri!..
Ama ne yazık ki vekil adayları işsizliğin en büyük sorun olduğunu
pek bilemeden bu işe talip oluyorlar.
Sonunda da iş başvurularından iş yapamaz baş kaşıyamaz hale
geliyorlar.
***
Raslantıya bakın ki Davutoğlu ‘Seçim Beyannamesi’ni açıklarken
TÜİK de ülkenin işsizlik rakamlarını açıkladı:
İşsiz sayımız yeni bir rekorla yüzde 11. 3’e yükselmiş.
Ama Davutoğlu beyannameyi işsizlere değil, Tayyip Erdoğan’a temanna
çekmekle doldurmuş!
Çünkü kendisini başbakan yapan işsizler değil patronu Erdoğan.
Bu “işe” devam edip etmeyeceğine de karar verecek olan o.
***
Beyanamede, “istihdam ve işsizlik” için bazı fiyakalı ibareler
de var, ama özü itibarıyla laga luga!
“İşsizlik” aslında “kimliksizlik” demek.
İşi olmayan insan kimliksiz kalmış demektir.
Hele yeni güvenlik yasası da çıktıktan sonra, her işsiz polisin
gözünde bir “olağın şüpheli” dir.