"Eğitim - Türkiye’nin geleceğini inşa” başlıklı epeyce konferansım oldu. Ayrıca her kademedeki öğrencilerle, kendilerini geleceğe hazırlamaları çerçevesinde sohbetler yaptım.
Öğrencilerle sohbette zaman üzerinde durdum. Saniyelerin saliselerin önemini, 100 metre koşularında rekorların salise farkıyla kırıldığından bahsettim.
Onlar da sınavlarda saniyeler içinde soru çözmenin hayati değerini zaten bilmekteydiler.
Ama “zaman öldürmek” gibi bir tabirimiz de vardı ve zamanı öldürürken, kendi hayatlarımızın bir kısmını da öldürdüğümüzün çoğu zaman farkında değildik.
Bir toplumun gücünün “birim insanda sağladığı özgül ağırlıkla ilişkili olduğu”nu bilmek gerekiyordu.
Nüfusunuzun hacmi elbet önemliydi ama, “birim insan”da oluşturduğunuz “özgül ağırlık” çok daha önemliydi.