Ahmet Taşgetiren Karar Gazetesi

Babacan’ın hamlesi

Karar Gazetesi Yazarı Ahmet Taşgetiren’in bugünkü (29.04.2022)''Babacan’ın hamlesi’’ başlıklı yazısı.

29 Nisan 2022 | 3.983 okunma

Babacan özetle şunu söylüyor: “Seçime kendi logomuzla gireceğiz. Bu, 6’lı yapıyla birlikteliğimizi değiştirmeyecek.”

Sözün ikinci kısmı, Cumhurbaşkanlığı seçiminde birlikte hareket edileceği anlamına geliyor, birinci kısmında ise milletvekili seçiminde bağımsız yürüneceği tarzında anlaşılıyor.

Çıkışın Cumhur İttifakı cenahında sevinç, Millet İttifakı cenahında ise kaygı oluşturduğu açık.

Sevincin sebebini anlamak mümkün; “Zaten zoraki buluşmuşlardı, işte dağılma işaretleri geldi, daha seçime kadar neler olur görmek lazım” yaklaşımları.

Millet İttifakı cenahındaki kaygı da, çıkışın birlikteliği olumsuz etkileme ihtimaliyle ilgili. Bu tür farklı dünyaların birlikteliğinde her adımın hassasiyetle atılması gerektiği ve bir noktadaki hareketlenmenin her alanı etkileyeceği görüşü yabana atılamaz.

Bir kere, iktidarın tam da millet ittifakının içine dinamit koyma niyetiyle geliştirdiği yeni seçim sisteminin “6’lı masa”da böyle hareketlenmelere yol açacağı tahmin ediliyordu.

İttifakın Cumhurbaşkanlığı seçimi için anlamı devam ediyordu, ama milletvekili seçimi için her partiyi kendi başının derdine düşürmesi gibi bir sorun ortaya çıkıyordu.

Orada da sorunun daha çok yeni kurulan (DEVA ve Gelecek) partiler ile kamuoyu yoklamalarında oyları düşük çıkan (Saadet ve Demokrat) partiler için önem arz ettiği düşünülüyordu. Bu partilerin kendi logoları ile seçime girmeleri durumunda hiç milletvekili çıkaramamaları söz konusu idi, kendi logoları ile girmemeleri durumunda ise toplumsal karşılıklarının ne olduğunun ortaya çıkmayacağı, dolayısıyla seçim sonrasındaki iddialarının neye göre belirleneceğinin bilinemeyeceği ifade ediliyordu.

Oysa Gelecek de, DEVA da bir iddia ile yola çıkmışlardı. Aynı şekilde Saadet de kapatılmalardan, bölünmelerden sınana sınana bugünlere gelmişti.

Bu üç parti liderliklerin kimliği de dikkate alınırsa birbirine ruhen yakındı. Acaba CHP ve İyi Parti listelerinden aday gösterilmek yerine, üçlü bir ittifak kurulabilir miydi? Bu da arayış gündemindeydi.

Burada da “Üçlü ittifak hangi çatı altında gerçekleşebilir?” sorusu vardı. Kim logosundan vaz geçerdi ki?

Babacan’ın son açıklamasında logo ile girmeyi “parti şanı” olarak nitelemesi bu hassasiyeti yansıtıyordu.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Bu defa “Sen Sorosçu değilsin” kriteri 22 Kasım 2024 | 114 Okunma Suud’daki rezillik 21 Kasım 2024 | 4.276 Okunma İç barış – İç cephe 19 Kasım 2024 | 639 Okunma Belediye hesaplaşmasından öte… 17 Kasım 2024 | 491 Okunma Musallada yatan insanlığımız 15 Kasım 2024 | 397 Okunma