PKK’nın üst kadrolarından Cemil Bayık’ın önce İngiliz BBC’de, sonra Times’ta yayınlanan mülakatındaki şu sözleri pek çok yoruma konu oldu, tepki çekti: “Erdoğan’ı ve AKP’yi devirmek istiyoruz. Erdoğan ve AKP devrilmedikçe, Türkiye asla demokratik bir ülke olamaz.”
Bayık’ın sözleri şüphesiz küstahça, haddini aşan bir düşmanlığı yansıtıyor ve her türlü tepkiyi hak ediyor. O tepki de gösterildi zaten.
Ben burada konunun başka ve ülkenin uluslararası alandaki mücadelelerini de etkileyen farklı bir boyutunu tahlil etmek istiyorum.
Bayık bu mülakatı bir İngiliz gazetesine veriyor. Buna dikkat etmek lazım, bir. Yani Avrupa’ya, daha ötede dünyaya sesleniyor. Ayrıca İngiltere’nin tanınmış uluslararası medya mecralarının Bayık’la mülakata bir medya hamlesi de ya da renk olarak baktıklarını da düşünmemek gerekiyor. Ve ayrıca benzeri dilin, başka İngiliz organlarında (mesela The Economist gibi) da yer aldığı gerçeğini unutmamak gerekiyor.
Bayık’ın sözlerine geri dönersek, söz konusu terörist, sonra “Türkiye’nin demokratik bir ülke olması” gibi bir ortak cepheye işaret ediyor. Bunu bir terör örgütünün temsilcisi olarak söylüyor. Bu sözler, ne kadar elleri kanlı bir adamın demokrasiden söz etmesi gibi bir saçmalığı ifade ediyor olursa olsun, buna rağmen dünyadan karşılık bulacağı ümidine dayanıyor olması dikkat çekici.