Ahmet Taşgetiren Star Gazetesi

Bir Başbakan’ın çığlığı

Türkiye’nin Başbakanı, Londra’dan, Batı dünyasının hani neredeyse merkezinden insanlığın taa kalbine sesleniyor. Onun cümlelerini okuyunca “Ben ne diyebilirim ki!” dedim kendi kendime. Yüreğini koymuş...

05 Şubat 2016 | 1.760 okunma

Türkiye’nin Başbakanı, Londra’dan, Batı dünyasının hani neredeyse merkezinden insanlığın taa kalbine sesleniyor. Onun cümlelerini okuyunca “Ben ne diyebilirim ki!” dedim kendi kendime. Yüreğini koymuş ortaya ve kalp taşıyan her insanın tereddütsüz imzalayacağı sözler çıkmış önünüze. Onları duymuş, okumuşsunuzdur. Bir de benim sütunumdan okuyun ve Türkiye olarak böyle bir söylemle insanlığın önüne çıkabildiğimiz için gururlanın. İşte o sözlerden sadece bir demet:

“Bu toplantı sadece Suriye’yi ve bölgeyi değil, insani vicdanı da destekleme toplantısıdır. Başarısız olunması halinde gelecek nesil bunu Suriye’nin ve bölgenin değil, insanlığın bir başarısızlığı olarak görecektir. Sabah Türkiye’den ayrılırken önüme bir rapor geldi. Şu anda önümdeki metni okumuyorum ve sizin kalplerinize hitap ediyorum. Halep’teki hava saldırılarından dolayı, 10 bin yeni sığınmacı Türkiye sınırının önünde beklemektedir. Halep’in kuzeyindeki kamplarda bulunan 60-70 bin kişi Türkiye’ye doğru hareket ediyor. Şu anda benim kalbim ülkemin sınırında. Suriye’den gelenlerin nasıl ve nelere yerleştirmeliyiz, bunu
düşünüyorum.” 

“Halep’te 300 bin kişi Türkiye’ye geçmeyi bekliyor. Dürüst olmalıyız. Beş yıl içinde Türkiye’ye göçen sığınmacılar rejimin ya da rejim destekli yabancı güçlerin bombardımanından kaçarak Türkiye’ye giriş yaptı. Acımasız bir terör örgütü DAEŞ ortaya çıktı. Bugün insanlığa karşı iki düşman vardır: Esed rejimi ve DAEŞ terörizmi. Savaş suçu işleyenlere karşı omuz omuza durmalıyız. Bana veya Suriye halkına kim Madaya kuşatmasının mantığını anlatabilir? Sığınmacıların sorunlarını konuşmalıyız ancak Suriye krizinin köklerine inmeyi de ihmal etmemeliyiz.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Bu defa “Sen Sorosçu değilsin” kriteri 22 Kasım 2024 | 986 Okunma Suud’daki rezillik 21 Kasım 2024 | 4.372 Okunma İç barış – İç cephe 19 Kasım 2024 | 640 Okunma Belediye hesaplaşmasından öte… 17 Kasım 2024 | 491 Okunma Musallada yatan insanlığımız 15 Kasım 2024 | 397 Okunma