Ahmet Taşgetiren Karar Gazetesi

Engellilerden engelsizlere...

3 Aralık Dünya Engelliler günü... Görmeyen çocuklara gören bir antrenör olarak basket öğretmek ya da gören çocuklara görmeyen bir antrenör olarak basket öğretmek... Nasıl, tahayyül edebiliyor...

04 Aralık 2018 | 8.342 okunma

3 Aralık Dünya Engelliler günü...
Görmeyen çocuklara gören bir antrenör olarak basket öğretmek ya da gören çocuklara görmeyen bir antrenör olarak basket öğretmek... Nasıl, tahayyül edebiliyor musunuz?

NTV radyoda “Engelsiz” isimli çok başarılı bir program var. Otomobilimin radyosunda zaman zaman denk geliyor ve dinliyorum. Ayhan Aktaş yönetiyor. Kutluyorum. 

İşte o programda, ilk cümlemde söylediğim gerçekten hayret uyandıracak işlere yer veriliyor.

Türkiye’de nüfusun yüzde 10 civarında bir bölümü şu veya bu şekilde engelli. Görmüyor, işitmiyor, ayağını kaybetmiş, eli yok kolu yok, bazen eli, kolu, ayakları yok, zihin engelli, otistik vs... Sizin bizim çocuklarımız, kardeşlerimiz, annemiz, ya da babamız. Onlarla birlikte yaşıyoruz.

Kimisini yolda tekerlekli sandalye ile görüyoruz, kimisini elindeki beyaz bastonla... Evlerimizde onlarla beraberiz.

Son zamanlarda medyaya onların farklı alanlardaki başarılarına ilişkin haberler, görüntüler yansıyor. Bakıyorsunuz, ayağı protezli bir gencimiz olimpiyatlarda koşmuş ve derece almış.

Bakıyorsunuz, ampute futbol takımımız, dünya birincisi olmuş.

Bakıyorsunuz tekerlekli sandalye ile yapılan basket maçında Türk Milli Takımı dereceye girmiş.

Belki ilk planda bir tür rehabilitasyon gibi görünen girişimler, zaman içinde başarılar getirmiş. Şimdi artık “engelli sporcularımız”ın uluslar arası başarılarına tanık oluyoruz.

***

Sizin durduğunuz yerden “Tekerlekli sandalyeye mahkum olmak” gibi görülen bir şey, hayatı oradan başlatıp tırmanma seyrine giren birisi için “Ben böyle bakmıyorum, benimki mahkum olmak değil, ben her şeyimi tekerlekli sandalye ile yapıyorum ve her şeyi yapıyorum” gibi görülebiliyor.

Baştaki cümleyi bir kere daha okuyun lütfen. Görmeyen bir basket antrenörüsünüz ve size basket öğretmeniz için gören gençler emanet edilmiş, ya da tersi, gören bir basket antrenörüsünüz ve size görmeyen gençler emanet edilmiş basket öğretmeniz için. Ne yapacaksınız? Basket topu ve gören gençlerle görmeyen bir antrenör olarak sizin ilişkiniz nasıl olacak ya da görmeyen gençlere topu, potayı, diğer arkadaşlarıyla paslaşmayı nasıl anlatacaksınız?

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Bu defa “Sen Sorosçu değilsin” kriteri 22 Kasım 2024 | 745 Okunma Suud’daki rezillik 21 Kasım 2024 | 4.335 Okunma İç barış – İç cephe 19 Kasım 2024 | 639 Okunma Belediye hesaplaşmasından öte… 17 Kasım 2024 | 491 Okunma Musallada yatan insanlığımız 15 Kasım 2024 | 397 Okunma