"FETÖ’cü tasfiyesi”nin zorluğu malum. En başından beri kurunun yanında yaşın yanması riski biliniyor. Hükümet çevreleri onun için “ince eleyip sık dokuma”nın altını çiziyorlar. Ama bizim mail kutularımız ya da telefonlarımız acılı seslenişlerden kurtulamıyor.
Bir problem var o alanda. Geçen gün yazdığım bir konu sebebiyle MİT cenahından “250 bin kişi hakkında soruşturma yürütülüyor, bunun yüzde 10’u hatalı olsa binlerce insan mağdur olur” açıklaması geldi. İyi de, bunu mağdur olana nasıl anlatacağız?
Öyle bir haber: Açığa alınan öğretmenlerden 15 bini göreve dönecek.
Ne demek bu?
15 bin kişi yanlışlıkla açığa alınmış, demek. 15 bin. Bunların aileleri var, yakınları var. Ben biliyorum mesela, emekliliğine bir yıl kalmış bir ilkokul öğretmeni açığa alındı. Nihayetinde dördüncü sınıfta 10 yaşında olacak olan çocuklara, dedeleri yaşındaki bu kişi nasıl bir FETÖ eğitimi verecek, diye sorulamaz mı?
Önümde bir mail var. Ankara’dan. Tanıdığım bir hanımefendi, ablasının beyi ile ilgili bir mağduriyeti yansıtıyor. Kendisi de devlette, hatta üst düzey bir görevde, ama eminim devlet içinde ulaşacağı bir makam olsa, bana yazmayacak. Ama böyle de bir tıkanma var demek ki. Eniştesinin son görev yeri Malatya vali yardımcılığı, tutuklanmış, halen 20 kişinin yatabileceği ancak 47 kişinin konulduğu koğuşta derdini anlatabileceği bir fırsatı bekliyor. 20 Eylül’e kadar görüş yok. Bayramda görüş yok. Ve bana ulaşan maile göre bu zatın FETÖ ile hiçbir ilişkisi yok.