Birkaç gündür, siyasette üslup meselesi üzerine düşünüyorum. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu arasındaki üslup farkı üzerine…
Yazılması gereken bir fark var ve peşinen bence orada Cumhurbaşkanı adına fark edilir bir özensizlik, buna karşı Cumhurbaşkanı adayı adına seçilmiş bir özen dikkat çekiyor.
Konuyu detaylandıracağım ama, önce bir başka şeyi paylaşmak istiyorum sizlerle.
Her sabah ilk işimiz, yazılanları okumak. Haberler, söyleşiler, köşeler vs… Dün sabah da öyle yaptım. Paylaşacağım şeyler oldu. İkisi Selahattin Demirtaş’la ilgili. Halk tv çalışanları soru sormuş, Demirtaş da cezaevinden cevaplamış. Cevaplar uzun ve hemen hepsi de ilginç ama ben ikisini paylaşacağım. Birisi 14 Mayıs’ta seçimi kazanacaklara tavsiye niteliğinde: -TV Muhabiri Fırat Fıstık’ın sorusu şu: “14 Mayıs’ta iktidar değişirse; ilk günden, ilk hafta içinde yapılması gerekenler ne sizce?”
Demirtaş’ın cevabı da şu:
“Sevgili Fırat kardeşim, eminim herkesin bir “ilk icraat” beklentisi var ve hepsi de haklı, meşru beklentiler olsa gerek. Ama bunca yıkıma uğramış, yangın...