Genelde başkasının yaşadığı hukuksuzluğu görmekte, algılamakta sorunluyuz. Buna “Bana dokunmayan yılan bin yaşasın” yaklaşımı ile gelmişiz. Hele bu hukuksuzluk hakim irade tarafından gerçekleşiyorsa “Bir suçu olmasa devlet böyle davranmaz” mantığı ile geçerlilik sağlıyoruz.
Buradaki “biz”in içine muhafazakâr camia giriyor. Aslında “Adalet” bu camianın en değer verdiği alan olmalı. Kur’an, inananın, psikolojik boyutları dahil adaletsizliğe yönelen tüm kapılarını kapatan uyarılarla dolu. Allah zulmü sevmiyor. Kur’an, “Zalimler Allah’ın yaptıklarından haberdar olmadığını zannetmesinler” diye uyarıyor. (İbrahim suresi, 42)
Ak parti iktidarı, muhafazakâr camianın iktidarı olarak biliniyor ve bu iktidar döneminde yapılanların tamamı, bu camianın ideolojik – siyasi çizgisine fatura ediliyor. “Göz yumuyorsunuz, deniliyor, bile isteye yapılıyor, deniyor, düşman sayılanlara karşı hukuksuz davranmanın meşru olduğuna inanılıyor” deniyor.
Oysa Kur’an “Ey iman edenler! Allah için hakkı titizlikle ayakta tutan, adalet ile şahitlik eden kimseler...