Diyelim dışarda “yalnızlaşma” sorunu yaşıyorsunuz ve tamamen haklısınız. Olmaz ya, olmamalı ya, dostları artırmanın bir yolu bulunmalı ya, hiçbir ülke, dostsuz güvenliğini garantide görmez ya, ama her hamlede haklıydınız ve diyelim ki etrafınız düşmanla çevrili hale geldi…
Diyorum ki hiç olmazsa “iç insicam”ınız olmalı. Çünkü o da bir güvenlik konusu. İçerde sağlam olursanız, dışarda oluşacak tüm güvenlik problemlerini göğüsleme imkanınız olur. Ama içerde sancılı iseniz, içerisi, dış sorunları sizin gibi görmemeye başlıyorsa, içerde insanlar, bedenlerinde dışarda oluşan güvenlik sorunlarından çok daha etkili yaralar olduğunu düşünüyorlarsa, işiniz zor demektir.
Bugün “iç insicam” konusunu tahlil edeceğim onun için.
Belki şöyle düşünülebilir: İçerde ne olursa olsun bizim insanımız, dışarda güvenlik sorunu ortaya çıktığı takdirde her şeyi bir kenara bırakır ve ülke güvenliğini önceler.