Başbakan Ahmet Davutoğlu, iki farklı heyetle, hükümet kurma çalışmaları çerçevesinde muhtemel bir koalisyon için önce CHP ile, ardından da MHP ile görüştü.
Niyet öğrenme niteliğindeki bu ilk görüşmelerde, CHP’nin koalisyona daha açık olduğu, MHP’nin ise bir hükümete katılmama kararını bu ilk temasta da tekrarladığı görüldü.
Bu durumda CHP ile ikinci görüşmeden önce Başbakan’ın diplomasiden getirdiği bir ifade ile istikşafi görüşmeler yapılması kararı alındı.
MHP ile de bu çerçevede olmasa bile heyetler arasında görüşmeler yapılmasının yolu açık bırakıldı. Yine, MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin, Türkiye’nin hükümetsiz kalmaması durumunda yeni görüşmeler yapılabilme yolunu açık bıraktığı görüldü.
Bugün HDP ile görüşme yapılacak.
İlk iki görüşmenin genel ikliminin de seçim sonrası partiler arası ilişkiler açısından fark edilir bir nitelik arz ettiğini belirtmek lazım. Seçim dönemindeki keskin diller, bu görüşmelerde yerini olağanüstü bir nezakete bırakmış görünüyor.
Ak Parti ile HDP arasında birlikte hükümet kurma gibi bir ihtimal, en azından şu anda söz konusu olmadığı için bugünkü görüşmenin koalisyon arayışları açısından özel bir anlamı bulunmuyor. Ancak HDP ile görüşmenin, çözüm sürecinin geldiği sıkıntılı durum açısından çok daha özel bir anlamı bulunduğu muhakkak. Özellikle KCK tarafından yapılan “ateşkes bitti” açıklamaları ve bölgede barajlarda kullanılan iş makinalarının yakılması olayları karşısında HDP’nin alacağı ya da aldığı tavır herhalde koalisyon arayışlarından öte acil bir durum niteliği taşıyor. Demirtaş’ın KCK açıklamalarından yola çıkarak bölgede yapılmakta olan barajları ve yolları aynı ifadeyle “Askeri nitelikli” diye tanımlaması da HDP’nin duruşunu değerlendirmeyi gerektiriyor.