Yeni bir kamplaşma alanımız var: Hayvan hakları kamplaşması…
“Ötanazi”ye, yani kitlesel öldürmelere kadar tartışıyoruz. Komisyondan kavgalarla geçti, genel kurulda ne olacak göreceğiz.
Bizde yasalar üzerinde Meclis’te kavgalar olur, ama bu defaki fazla oldu, hayvan severlerin komisyonu basması gerçekleşti. Gerilimin genel kurulda da devam etmesi beklenir, kaldı ki, yasa çıksa kim uygulayacak sorusu da beraberinde pek çok soruyu ve özellikle CHP’li, MHP’li, hatta Ak Partili belediyelerden bir çok itirazı getiriyor. İnsani duyarlılıkla başıboş hayvan sorununu kim çözecek, insaniliği aşan boyutta uygulamalara kim cesaret edecek ve bu sırada “hayvan hakları savunucuları”yla nasıl bir gerilim yaşanacak?
…..
Normalde bizim kültürümüz “hayvan dostluğu” üzerine kuruludur. Göçebesiniz hayvanla dost olmak zorundasınız. Çiftçisiniz dostça bir iklim oluşturmalısınız. Köpekler kimi zaman can yoldaşı olurlar. Bir çobanı köpeksiz düşünmek mümkün mü? Atları tımar edersiniz, seversiniz. Kuzular, yeni doğmuş buzağılar çocuklarımızın isim takarak kendilerine yakınlaştırdığı hayvanlardır. Dövmek, sövmek gibi davranışlar...