O Hoca ile Erkam Radyo’da bir program yapıyoruz. Programın başlığı “İslam’dan Hayata Ölçüler.” Bir gün Ankara’dan bir telefon aldım. Arayan bir İlahiyat Profesörü idi. O haftaki programda bir vesile ile Mısır’lı alim Muhammed Gazali’den söz edilmişti. İlahiyat profesörü beyefendi O Hoca’nın Muhammed Gazali’yi eleştirdiğini, çok çok yanlış yaptığını vs söylüyor, “O Muhammed Gazali’yi yargılayacak adam mı?” diyordu. Programı birlikte icra etmiştik ve öyle Muhammed Gazali’nin yargılandığı gibi bir durum olmamıştı. “Hocam, dedim, programı ne kadar dinlediniz?” “Üç dakika kadar” dedi. “Hocam, dedim, o programın tamamı 55 dakika. Üç dakika dinlediğiniz programdan hüküm çıkarmak doğru mu? Programı birlikte yapıyoruz ve ben Hoca’nın Muhammed Gazali’yi yargıladığına ilişkin bir şeye şahit olmadım. Programın arşivi var, oradan yeniden dinlerseniz, haksız bir hükümde bulunmamış olursunuz.” Kimdi “O Hoca” dersiniz? Evet, bildiniz Nureddin Yıldız Hoca. Bir süredir önce medya lincine maruz kalan, ardından da kimi örgütlü grupların provokasyonları ile sosyal linçle konuşma hakkı elinden alınmak istenen kişi. Ne demiş, “6 yaşındaki kız çocuğu ile evlenilebilir” demiş. Demiş mi dememiş mi, “Üç dakika” sonrasına bakmayanlar dünyası bu dünya. Gerektiğinde fetvasına başvurulacak bir “İlahiyat profesörü” hemen hükmü basabiliyorsa bu ülkede, Cumhuriyet ya da Hürriyet gazetesinin internet ortamlarında ya da gazetelerinde lince iştirak etmesi ahval-i adiye haline gelebilir.