Bu yazıyı “Partili olarak Erdoğan…” şeklinde düşünmüştüm. Erdoğan’ın il kongrelerindeki üslûbu sert polemikler içeriyordu. Muhalefet de mukabele-i bil misil niteliğinde cevaplar yetiştiriyordu. Ne seçimler sonrasındaki iktidar adına “yumuşama”dan ne de muhalefet adına “Normalleşme”den eser kalmıştı. Cumhurbaşkanı olarak Erdoğan da siyaseti “partili” olarak yürütmekten memnundu.
Vatandaş mı?
Kimi siyaseti bu formatta kabullendiği ve belki de iktidar cenahında işi iyi olduğu için, kimi ise derdine yandığı için sessizdi.
Bunları düşünürken birden “Colani profili”nin oluşumu ve Türkiye’ye yansıması dikkatimi çekti.
Siz de ilginç bulmuyor musunuz HTŞ liderinin bizdeki Cumhurbaşkanlığına denk gelen pozisyonunda ondan beklenen özellikleri ve onun sergilediği siyaset tarzını?
Artık Colani ile ilişkilerimiz biliniyor. Belli ki yeni bir ilişki değil ve belli ki bu göreve bizim, belki daha çok Hakan Fidan’ın mentörlüğünde hazırlanmış.