Aşağıya alacağım üç paragraflık bölüm, benim bir kaç yıldır “Ümmet nasıl ayağa kalkar?” ya da “100 yıllık muhasebe” başlıklarıyla verdiğim konferansları takip edenlerce tanıdık bulunacaktır. Önce onları okuyalım: “İslam coğrafyası son dönemde büyük oyunun malzemesi haline getirilmiştir. Kaynakları sömürülmüş, toprakları parçalanmış, sınırları petrol, altın, elmas ve çıkar hesapları üzerinden yeniden çizilmiştir. 1’inci Dünya Savaşı sonrası inşa edilen, 2’nci Dünya Savaşı sonrasında ise tahkim edilen yeni küresel sistem, İslam alemini adeta çeperlere itmiştir. Bu yeni sistemde Müslümanlara ne kendi gelecekleri ne insanlığın ortak meseleleri hakkında söz söyleme hakkı tanınmamıştır. Toplam 1,7 milyar nüfusa sahip İslam dünyasının Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde bir tane bile daimi üyesinin bulunmaması, bu çarpıklığın bir sonucudur. “Onun için ‘Dünya 5’ten büyüktür. ’ diyorum. Dünyadaki dağılımı da bu 5 ülkenin adil değil. Ne kıtalar ne inançlar ne etnisiteler noktasında.