Tabii, siyonist katillerin yıkım ve katliamları çok büyük çapta olduğundan Filistin halkının işgal karşısında verdiği mücadele biraz gölgede kalıyor. Ancak siyonist işgal rejiminin sekiz aya yakın bir süredir devam eden saldırılarına, on binlerce insanı katletmesine ve Gazze Şeridi’nin yüzde yetmişini yıkmasına rağmen yine de amaçlarına ulaşamamış olması; bu yüzden işgal rejiminin kendi içinde de ciddi sıkıntılar ve krizler yaşaması, direnişin kararlılıkla yoluna devam ediyor olmasından kaynaklanmaktadır.
Mücadele elbette sadece Gazze Şeridi’ne özel değil. Filistin’in her tarafında sürüyor. Bu yüzden siyonist zulüm de sadece Gazze Şeridi’nde değil, 1948’de işgal edilmiş bölge dahil olmak üzere işgal edilmiş Filistin topraklarının tamamındadır. Bu itibarla artık gösterilerde, eylemlerde sıkça tekrar edilen, “Nehirden denize özgür Filistin!” sloganının maksadını ve karşılığını da iyi kavramamız; Filistin topraklarının bir karışında bile siyonist işgalin meşru kabul edilmemesi gerektiğini zihnimizden çıkarmamalıyız.
Ancak bu yazımızda özellikle son dönemde yoğun...