Düşünce hürriyetine saygı konusunda İran’ın durumunun ABD’ninkinden daha iyi olmadığı bilinen bir şey. İran’da muhalif seslerin ne gibi baskılara maruz kaldığını ve hakim sistemin yağcılığını yapmayanlara doğru düzgün konuşma fırsatı verilmediğini İran’daki hakim sistemin sözcülüğünü yapanlar başta olmak üzere bu ülkeyi yakından tanıyan bütün herkes bilmektedir.
Dolayısıyla eğer ki ABD’nin bugün küresel çapta sahip olduğu imkânlara İran sahip olsaydı belki onun internet alanında yapacağı korsanlık, ABD emperyalizminin şu an gerçekleştirdiği korsanlığın çok daha ilerisine geçebilirdi.
İran güdümlü medya organlarının basın ahlâkından nasiplerinin ne olduğunu ise Suriye’deki Baas rejiminin korkunç katliamlarını eleştirenlere yaptıkları çirkin iftiralarda görmek mümkündür. Suriye’de sekiz milyon civarında insanın yaşadığı bölgede gerçekleştirilen sözde cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 16 milyona yakın oy kullanıldığı ve bunların da %95’ten fazlasının Esed’e verildiği gibi son derece komik bir iddianın savunuculuğunu yaparak Esed’in halkı tarafından desteklendiği...