Siyonist işgal rejimi Filistin halkına ve direnişine yönelik olarak çok yönlü bir savaş yürütüyor. Bu savaşta herhangi bir ahlaki ve hukuki ölçüye bağlı kalma ihtiyacı duymadığından mümkün olan her şeyi yapabileceğini ve hatta yapması gerektiğini düşünüyor. Meşruiyet zemininde kalma gibi bir duyarlılığı zaten yok. Ama en azından iddialarının inandırıcı olabilmesi için makul olanı arama duyarlılığı da göstermiyor. Çünkü zamanla yarışması gerektiğine ve bu kadar hızlı bir koşuda ne kadar çok bomba atarsa o kadar kârlı çıkacağına inanıyor. İşte bunu yalan ve iftira bombaları açısından da geçerli bir yaklaşım tarzı olarak benimsemiş durumda. Sürekli yeni yalan bombalarıyla insanların zihinlerini bulandırmak ve böylece kitleler halinde katlettiği insanları suçlu, kendisini haklı göstermek istiyor.
Unutmamak gerekir ki zihinlerin yalan ve iftira bombardımanına maruz kalması ve atılan bombalardan çok hızlı bir şekilde etkilenmesi belki evlerin, şehirlerin bombalanmasından daha tehlikelidir. Çünkü bu bombaların tesiriyle birileri hakkında haksız bir suçlamada bulunur, zulmü aklamaya çalışanlarla birlikte...