Bu sıralar bütün dünya kamuoyunun dikkati Ukrayna’daki gelişmelere odaklanmış durumda. Özellikle Kerc Köprüsü’ndeki sabotajın ardından Rusya’nın, Ukrayna’nın altyapı tesislerini hedef alan saldırılarını artırması ve can kaybının yanı sıra büyük maddi hasarlara neden olan saldırılar gerçekleştirmesi tüm medya organlarının ilgisini üzerine çekti.
Bu gibi durumlar işgalci siyonist rejim için “dumanlı hava” sayılıyor ve bir fırsat olarak algılanıyor. İşgalci siyonist bu tür fırsatlardan saldırı, yıkım ve cinayetlerini artırmak için yararlanıyor. O yüzden son günlerde Filistin’in Kudüs şehrinde, çevresinde ve Batı Yaka bölgesinde işgal güçleri tarafından tam anlamıyla bir savaş sürdürülüyor. Ama bu savaş Rusya-Ukrayna Savaşı’nın gölgesinde kaldığından çok fazla öne çıkmıyor, kamuoyunun dikkatini çekmiyor ve medya tarafından da fazla üzerinde durulmuyor.
İşgal rejimi son dönemde özellikle Mescidi Aksa’yı hedefe yerleştiren ve burayı bir yahudi mabedine dönüştürmeyi amaçlayan planlarını hayata geçirmek için zemin ve şartları oluşturma çabalarını artırdı. Bunun için...