AKLINIZA hemen Mehmet Yılmaz'ın 'örtülü ödenek her yıl rekor kırıyor' minvalli yazıları gelmesin.
Daha önceki gün yazdı birini. Maliye Bakanlığı verileriyle ‘örtülü ödenek harcamalarındaki astronomik artışlar’a dikkat çekiyordu.
Mesela; “Geçtiğimiz yıl 992.6 milyon lira tutan harcama... Bu yıl
aynı dönemde yüzde 62 artarak 1 milyar 616 milyon liraya
ulaşmış...”
Mesela; “Eskiden yalnızca Başbakan kullanırken geçen sene
Cumhurbaşkanı’na da kanunla örtülü ödenek tahsis edilmiş...”
Mesela; “AK Parti’nin ilk 11 yılında örtülü harcamalar 12 kat
artmış...”
Mehmet Yılmaz’ın ilgisini de işte bu artış çekiyor. Yoksa, adı
üstünde devletin gizli giderlerinin karşılandığı bir ödeneğin
şeffaflaştırılmasını, nereye kaç para gittiğinin kamuoyuna
açıklanmasını filan beklemiyor.
* * *
Bir yerde ‘esrarlı işler’ döner de peşine merak
takılmaz mı?
‘Örtülü’ merakınızı tümden giderir mi bilmiyorum. Fakat nereye
harcandığını aydınlatmasa bile nasıl harcandığını çözmenize
yardımcı olacak bir ipucu yakaladım.
AK Parti, 2005 senesinde ‘örtülü ödenek’ düzeninde kritik bir
değişikliğe gidiyor. Harcama usulünü disiplin altına
alıyor.
Ve olayların seyri değişiyor...
O güne kadar karadüzen muhasebeleştirilen girdi-çıktı işlemlerinin
kaydı tutulmaya başlanıyor.
Artık harcamayı yapandan nereye harcadığını kalem kalem
faturalandırması ve imza karşılığı hesabı kapatması
isteniyor.
Bakkalın veresiye defterine baba selamıyla borç yazdırır gibi açık
hesap çalışma dönemi sona eriyor.