YIKARDIN yıkamazdın açmazından kurtuluyoruz çok şükür. Yeni soru şu; sen mi ben mi, ilk kazmayı kim vuracak?
Oyuncu Fırat Tanış'tan geldi hem de açılım.
Geçen hafta Cumhuriyet gazetesine konuştu. Tepkileri görmek için bekledim. Ne lince uğradı ne de ağzından çıkanlardan ürküp geri aldı sözlerini.
Demek ki artık oturup AKM'yi nasıl yıkacağımızı olgun olgun tartışabiliriz. İnsanlık için bir ehemmiyeti olmayabilir ama Türkiye için inanın büyük bir ilerleme.
Hatta bir adım daha ileri gidip tiyatroların özelleştirilmesini, aylıkçı memur sanatçıların devletten bağımsızlaştırılmasını, elitist sanat anlayışımızın Haso'larla, Memo'larla barıştırılmasını da ele alabiliriz.
Sağ olsun Fırat Tanış, bir dokunuşla açtı tüm tıkalı damarları.
* * *
Yalınkat, sağlam vuruşları var Fırat Tanış'ın. Aşağıya sıralıyorum.
VARAN 1: "Evvela 'Ya dindarsın ya da devrimci' algısı artık kalkmalı. Elit, kendini sırça köşkünde ayrıcalıklı gören sanatçılar eleştiriliyor ya, aslında eleştirenler haklı. Bugün, sanki 90 yıldır heykel sanatına takla attırmışız gibi Melih Gökçek'in 'Robocop' heykeli için 'Böyle heykel mi olur?' diyoruz. Peki nasıl olur?..."