Esenyurt Belediye Başkanı’nın fecaat sözleri, Çukurambar’da Çiftlik Bank tokatçısı kadar infial uyandırmıyor olmalı ki... AK Parti sözcüleri hala öne atılmadı.
Hala Esenyurt’u Mekke’ye ve Kudüs’e, kendi siyasetini İslam’a, şahsi iktidarının akıbetini de ümmetin istikbaline şerik koşan Başkan’a bir tepki vermediler. Bırakın okkalısını, cılız bir tepki bile...
Oysa ikisinin kullandığı jargon arasında bir fark yok.
Çiftlik Bankçı, hangi şablonla 100 bin küsur kişiden bir bir milyar civarı para tokatladıysa...
Başkan da aynı söylem setiyle seçmenden oy toplamaya çıkıyor. Partisi Esenyurt’u kaybederse ümmetin de Mekke’yi, Kudüs’ü ve İslam’ı kaybedeceğini söylüyor.
Koltuk uğruna siyasi ikbaliyle İslam’ın geleceğini, Esenyurt’la Mekke’yi bir tutmuyor, hayır. Ucunu o kadar kaçrırıyor ki benzetme kastını aşarak şirk koşmaya varıyor ölçüsüzlüğü.
***
Dini duyguları sömürmekse ikisi de sömürüyor.
Sadece...
Biri vuracağı vurguna, öbürü iktidar mücadelesine cihat süsü veriyor, o kadar.
İkisi de Kudüs muhafızlığı pozlarına giriyor.
Sadece...
Biri kaldıracağı para, diğeri çekeceği oy için bürünüyor bu posta.
İkisinin de mantık yazılımı basit.
Sadece...
Biri dolandırma tezgahına ‘din mücadelesi’ tabelası asıyor, diğeri siyasi ihtirasına.
Yoksa ne fark var...
İkisi de kendisi için bir şey istemiyor.
İkisi de kutsal bir davanın adamı sıfatıyla kahrolası emperyalizmle savaşıyor, kalleş Haçlı İttifakı’nın hücumlarına ümmet adına direniyor ve sinsi Siyonizm’in kahpe saldırılarına karşı dini koruyor edalarında.
İkisi de bir Kudüs fatihi, bir Medine müdafaası kahramanı rolleri kesiyor.
İkisinin de kampanyasını adeta melekler yürütüyor. Sloganları ayet ve hadislerden oluşuyor. Propagandalarına vaiz ağzı hakim.