AVUKATLARINDAN Akın Atalay'ı CNN Türk'te, Şirin Payzın'ın programında dinledim.
Benim de eleştirdiğim tutukluluğa “gerekçesiz kıpkısa itiraz’ dilekçesini savunuyordu.
Gerekçelere girmeyip neden kısa kestiklerini iki argümanla açıkladı.
Bir; tutuklama mahkemesinde uzun uzadıya sıraladıkları için dilekçede aynı şeyleri tekrardan kaçınmışlar.
İki; protesto mahiyetinde tepki koymak istemişler.
* * *
Gerekçe içermeyen metnin protesto içerdiğini söyleyerek benim ‘öyle karara böyle itiraz’ dediğim tepkisel tavrı kabul ediyor.
Akın Bey, aynı zamanda Cumhuriyet gazetesinin icra kurulu başkanı...
Koyduğu tavrın iç rahatlatmaya faydası olduğu muhakkak. Fakat müvekkillerinin tutukluluk hallerini sonlandırmaya ne faydası var? Onu anlatmıyor.
* * *
Hatırlarsanız, Akın Bey’in reddedilen tahliye dilekçesi şöyleydi: “Biz üzerimize düşeni yapıyor ve anayasaya, yasalara, AİHS’ye, AİHM kararlarına aykırı olan tutuklama kararlarına itiraz ediyoruz. Gerisi sizin bileceğiniz iş. Tercih ve sorumluluk sizindir.”
Ben de tutukluların tahliyesinden ziyade hâkimi protesto etmeyi önemseyen bu itiraz diline bir itirazda bulunmuştum.
Demiştim ki ben olsam hâkime, itirazımı reddederken kullanacağı bir koz vermekten kaçınırdım. ‘Tahliye ve itiraz gerekçeleri belirtilmemiş’ dedirtmezdim. ‘Hukuki bir üslupla yazılmadığı anlaşılıyor’ dedirtmezdim...
Avukat beyin savunmasını dinledikten sonra şimdi itirazıma bir itiraz daha ekliyorum.