İLAHİYAT profesörü Mustafa Çağrıcı, Karar gazetesinde 'Cemaatleri
sorgulama zamanı' başlıklı bir yazı kaleme aldı.
‘Cemaatleri nereden başlayarak hangi noktalarda sorgulamalıyız’
sorularına derli toplu cevap veren yol gösterici bir yazıydı.
O yazıdan şunu çıkardım; bir sorgulama kılavuzu hazırlanacaksa
anahtar kavram, ‘mehdi’ inanışı olmalı.
* * *
Neden sorgulamamız gerektiği açık. Çünkü başımıza FETÖ gibi bir
musibet geldi.
Fakat bu sorgulamanın, bütün cemaatleri FETÖ ile bir tutmakla
sonuçlanmaması gerektiği de açık.
Birçok cemaatin bu tür sorgulamalardan işkillendiği, FETÖ ile
mücadele sürecinin kendi üzerlerinden de silindir gibi geçebileceği
endişesi taşıdıkları sır değil.
Sık sık cemaatlerin kaygı ve tedirginliklerine dair şeyler
işitiyorum.
Kriminalize edilme, kurunun yanında suçsuz yere yakılma
tedirginliği bu.
Tedirginliklerini arttırmamak için hiçbirini ismen işaret
etmiyorum.
Ama sıranın kendilerine de gelebileceği korkusu birçoğuna yayılmış
görünüyor.
Hedef göstermeye varmaması için sorgulamaları, cemaatleri doğrudan
mercek altına almadan yapmak o yüzden önemli.
* * *
Peki hangi açılardan sorgulamalıyız?
Çağrıcı Hoca, üç noktanın üzerinde duruyor.
Bir: Adam kazanma-taraftar devşirme yöntemleri...
İki: Para kazanma-ekonomik güç devşirme stratejileri...
Üç: Mevki kazanma-devlette kadro devşirme ihtirası...
Katılıyorum; dini cemaatlerin felaketi bu üç noktadan
kaynaklanıyor.
Allah rızası için çıkılan bir yolda bu dünyevileşme tuzaklarına
nasıl mı düşüyorlar?
Yine katıldığım bir tespit; Çağrıcı Hoca, altında kutsiyet
atfedilen cemaat liderinin seçilmiş kurtarıcı olarak görülmesinin
yattığını söylüyor.