Gazete Duvar, 2020'de futbolun dindeki yeriyle ilgili bir dosya hazırlamıştı. "Futbol oynamak günah mıdır" başlığıyla.
Alper Budka, alaylı hocalar ve mektepli ilahiyatçılarla konuşmuştu.
Kerbelâ'da Hz. Hüseyin'in kesik başıyla top oynanmasına benzerliğinden Batı oyunu olmasına, gol sevincinde şükür secdesine giderken kıbleye dönülmemesinden haç sembollü forma giyilmesine, halkı oyalayıp uyuttuğundan zamanı boşa harcadığına, dini meşguliyetlerden alıkoyup dünya zevklerine daldırmasından kısa şort giymenin hükmüne...
Futbol, haram mıydı? Cennette olacak mıydı? Kapitalizmin tuzağı ve emperyalizmin kitleleri uyuşturan afyonu muydu? Dini ve dünyevi sakıncaları nelerdi? Her yönüyle irdeleniyordu.
"Allah, boş işleri sevmediğinden cennette kadın olacak, şarap olacak, futbol olmayacak" diyen de vardı... Kadir Mısıroğlu gibi futbolu, Yahudilerin dünyaya belâ ettiği büyük bir musibet olarak gören de.
Hristiyan Avrupalılara da atılmış bir kazıktı güya, pazarları kilise yerine stada çekiyordu.