Gerçi "Gözler kalbin aynasıdır, yalan nedir bilmez onlar" diyor şarkı.
Ama timsah gözyaşları dökebildiklerine göre gözler, pekala yalan da söyleyebiliyor.
Gözlerin içi yalandan gülebiliyor, sahte bakışlar da atabiliyorlar.
Şairlerin epey irdelediği bir konudur.
Rahmetli Sezai Karakoç, Mona Roza şiirinde sevgiliye şöyle seslenir:
"Bir gün gözlerimin ta içine bak, anlarsın ölüler niçin yaşarmış."
Demek dilin aciz kaldığı yerde gözlerin anlatabildiği derin manalar var, yok değil.
Bu yüzden bazen tehlikeli de olabiliyor göz göze gelmek.
Böyle zamanlarda kaçırılıyor bakışlar, yere devrildikleri de vaki.
Görmek istemediğini görmez gözler. Fakat görmezden gelinemeyecekler takılır göze.
Öyle durumlarda şairin bulduğu çözüm şu dizelerdedir:
"Açma pencereni perdeleri çek, Mona Roza seni görmemeliyim, Bir bakışın ölmem için yetecek, Anla Mona Roza, ben bir deliyim..."