KİM kazanırsa kazansın tek başına gelsin. İster AK Parti, ister diğerleri; CHP, MHP ya da HDP, hangisi olursa olsun, bir 'geçimsizler koalisyonu' afeti daha yaşayacağımıza tek parti iktidarı olsun.
Gönlümden geçen budur. CHP de tek başına iktidarı önüne hedef
koymak için henüz geç kalmış sayılmaz.
Ben bunu yazdıkça koalisyon seçeneğini öcüleştirmekle suçladılar.
Asıl öcü, tek parti iktidarıydı. Cici olansa koalisyon...
Ben koalisyonlardan illallah edip yasayla imkânsızlaştıran
İtalyanları örnek gösterdim. Karşıma, 'grand koalisyon' modeliyle
gül gibi geçinip giden Almanya örneğiyle çıktılar...
Ben geçmiş koalisyon deneyimlerimizin hep istikrarsızlaşmaya bağlı
acı çöküşlerle bittiğini hatırlattım. 'Vesayetçiler koalisyon
sever, çünkü zayıftırlar' dedim. 'Demokrasi uzlaşma kültürüdür,
bizim de buna ihtiyacımız var arkadaş' argümanına sarıldılar...
Ve CHP lideri nihayet benimle aynı noktaya geldi. Tatlı bir
manevrayla koalisyon muhipleri safını terk etti.
***
NTV yayınında şunu açıkça deklare etti Kılıçdaroğlu:
"Koalisyon fikrine sıcak bakmıyorum. İçinde bulunduğumuz şartlar
Cumhuriyet Halk Partisi iktidarını zorunlu kılıyor. Bir ülkede 17
milyon yoksul varsa, hangi koalisyon bu sorunu çözer..."
E bunun için çene patlatmıyor muydum ben de, farklı bir şey miydi
söyleyegeldiğim?
Neyse ki bir anlayan çıktı.