Bütün kalleşlikler puslu havayı sever, ABD ve Rusya’yla ilişkilerimizden onların Suriye’deki hesaplarına kadar ortam da yeterince bulanık. . . Amerikan yetkilileri, ‘PYD kantonları’nın savaş sonrası ülkeyi yapılandırma çalışmalarında model alınması ve bir muhafız gücüyle korunması için Rusya’yla ortak bir yol haritası üzerinde anlaştıklarını bildirmedi mi? Bu iddiayı yalanlamayan Rusya, ABD’nin ordu kurma faaliyetlerine sadece ihtiyatlı yaklaşmıyor, sadece kaygı giderecek bir izahat beklemiyor mu? Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD’nin PYD’den bir sınır güvenlik gücü kurup sınır boyumuza dikme projesi için “Bu ordunun adı kalleşler ordusudur” demiyor mu? Rus Dışişleri Ankara, Tahran ve Moskova arasındaki Soçi mutabakatını sabote etmeye dönük tehlikeli provokasyonlar yaşanma ihtimaline karşı uyarmıyor mu? Bunları alt alta topladığınızda ortaya çıkan şudur. . . Rus uyarısında sözü edilen provokasyonun amacı, Türkiye’yi ABD ile askeri olarak karşı karşıya getirmektir, başka bir şey değil. Provoke edilecek olan, Türkiye’nin sabrıdır. En ufak bir tacizi işaret fişeği sayacağımızı en yüksek perdeden, bizzat Cumhurbaşkanı’nın ağzından ilan ettiğimize göre, sabrımız da ha taşırıldı ha taşırılacak. .