2016’nın en öngörülemez üçlüsü onlardı.
Şapkadan darbe ve başkanlık çıkacağını bilemedimse, Esad’ın
akıbetiyle ilgili tahminlerim şaştıysa onlar yüzünden.
2017’nin nelere gebe olduğunu mu kestirmek istiyorsunuz?
Yön bulmak için yapacağınız, kutupyıldızı yerine Bahçeli’yi,
FETÖ’yle mücadeleyi ve Putin’i takip etmek.
NEREDE YANILDIM?
Geçen yılın son gününde öngörülerimle dileklerim arasındaki
çatışmayı yazmıştım.
Dileklerim ne kadar iyimserse öngörülerim o denli kötümserdi.
Oturup bir muhasebe yaptım.
Özeleştirimi veriyorum; tutturduklarım da var, tutturamadıklarım
da...
Şapkadan sürprizler çıktı ama yüzümüzü güldürmedi. Müjde beklerken
kara haberler yağdı.
Dilek ve öngörülerimin gerçekleşme oranlarına baktığımda şunu
görüyorum; hatam FETÖ’yü, Bahçeli’yi ve Putin’i hafife almaktı.
Siz de geçen seneki gibi hazırlıksız yakalanmak istemiyorsanız bu
sene onları izleyin.
FETÖ FAKTÖRÜNE DİKKAT
Dileğim; dağlarımıza, sokaklarımıza bahar gelmesiydi.
Öngörümse; uzun, çetin ve karanlık bir kış gecesinin bizi
beklediği...
Dileğim tutmadı, ne yazık ki öngörüm çıktı ama büyük bir
sapmayla.
Hendek alçaklığıydı, İstanbul’da kahpe havaalanı saldırısıydı,
Beşiktaş ve Kayseri’de patlayan canlı bombalardı, kalleş büyükelçi
suikastıydı derken...
PKK’sından IŞİD’ine, terörün en hunhar yüzüyle boğuştuğumuz bir
sene oldu.
Fakat FETÖ terörünü hesaba katmamıştım, 15 Temmuz’daki o kâbus
gecesini, o melun darbe girişimini aklımdan bile geçirmemiştim.
Artık şunu söyleyebilirim; 2017’nin terörle mücadele başarısını,
büyük ölçüde FETÖ’yle mücadelenin seyri belirleyecek.