Diyor ki; "Beni ürkütür bu olaylar. Siz Kahramanmaraş olayının nasıl çıktığını biliyor musunuz? Ben Kahramanmaraş olaylarının, Çorum olaylarının nasıl çıktığını iyi okudum. Bizi korkutacak esas mesele, fay hatlarımız üzerinden çatışmaların tetiklenmesidir. Türk-Kürt, Alevi-Sünni, laik-dindar bunlar bizim fay hatlarımızdır ve bugüne kadar Batı bunu çok iyi kullandı...”
Şöyle de noktalıyor; “Ezanın ıslıklanması gibi bir hadiseyi başka bir tarafa çekerlerse toplumsal kargaşayı, çatışmayı önlemekte zorlanırız. Allah muhafaza iki tarafın birbirini tahrikiyle meydana gelebilecek bir iş olursa bu güvenlik sorunu olarak bizi ciddi uğraştırır. Bu, tehlikeli bir iştir. Kim bunu yapıyorsa, bu akılsızlığından değildir. Bu planlı, programlı...”
Taşıdığı sorumluluğa yakışan bir açıklama. İktidara düşen yatıştırmaktı; körüklemek, kanırtmak, büyütmek değil.
Organizatörler ve kırpılmamış görüntüler ezanı yuhalama, ıslık ve sloganlarla saldırıp bastırma kastını zaten yalanlıyordu.
Doğru olsa bile bir avuç marjinalin densizliği ya da üç-beş provokatörün planlı tahriki denip geçilecek, bu yönüyle araştırılıp üstüne gidilecek bir olaydı.