İktidara göre halkın gerçek gündemi, bir ara CHP’ydi. CHP’deki taciz ve tecavüzler, rüşvet ve yolsuzluklar, uyuşturucu ve fuhuş çeteleri, pudra şekeri skandalları vesair.
Bunlar hep CHP’de yaşanıyor sanırdınız.
Türkiye’nin nasıl yönetildiği değil, CHP’nin Bay Kemal tarafından nasıl kötü yönetildiğiyle alakadardı güya millet.
CHP ise gerçek gündemi saptırmak için sahte gündemler icat ediyordu. Türkiye’nin kötü yönetildiği, ekonominin iyi gitmediği, halkın geçim sıkıntısı çektiği gibi.
Bu yalanlarla halkı kandırmaya, dikkatleri kendi üstlerinden ve asıl sorunlardan uzaklaştırmaya, iktidarı kötü göstermeye çalışıyorlardı.
İktidara sorsanız; Türkiye’nin hala CHP’den ve muhalefet ortaklarından başka bir sorunu yok.
Ama gündem başlığı değişti. Halkın öncelikli ve acil sorunu, şimdi de CHP’li Tunç Soyer’in Vahdettin’i karalaması.
Kadir Mısıroğlu’nun “keşke Yunan galip gelseydi” görüşü, sahibinden dolayı iktidarın gündemini belirleyememişti.
İsmail Kahraman’ın daha yeni ortaya koyduğu “kurtuluş günlerinin kutlanmasına karşıyım” görüşü de öyle.
‘İzmir, tek kurşun atmadan alındı, ne kurtarılması; işi bitince Yunan kendiliğinden bırakıp gitti, kurtuluş günlerinin zafer kazanılmış gibi kutlanmasına karşıyım’ türü hezeyanlar, iktidarın ilgisini çekmedi.
Kurtuluş Savaşı’na ve Milli Mücadele kahramanlarına dil uzatılması, halkın gerçek gündemi mi olacaktı; yok daha daha neler!
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer’in tepkisel sözleri ise gündeme bir oturdu, bir daha kalkmıyor. Kalkmasına müsaade edilmiyor.
Halkın gerçek gündemini hemen yakaladı iktidar; bir Sultan Vahdettin’e değil, ‘adeta’ bütün Osmanlı’ya haksızlık. Şanlı tarihimize dil uzatılmış, peşi bırakılır mı!
“Dostlar şehit, biz gazi” deyimiyle açıklanacak bir fedakarlık ve mücadele şuuru.