Kendimizi kandırmayalım; Kudüs hamlelerimize cevap olsa, BM Güvenlik Konseyi'nde ABD'yi bizzat yalnız bırakan 14 üyeye de aynısını, hatta daha fazlasını yaparlardı. Hadi İngiltere'den Rusya'ya, Fransa'dan Çin'e, İtalya'dan İsveç ve Japonya'ya, belli başlı devletlere vize boykotunu gözü yemedi, oylarını kös kös sineye çekti. Ukrayna ile Kazakistan'a da mı, ya dane bileyim Uruguay'a, Bolivya'ya, Etiyopya'ya filan da mı güç yetiremezdi? Hepsini koyun bir kenara, sadece Mısır'a da mı ibretialem için vize kısıtlaması uygulayamazdı? Bırakın vize rejiminde dondurma, askıya alma, yavaşlatma gibi bir değişikliğe gitmeyi, diplomatik ambargo seçeneklerine filan başvurmayı. . . Trump'ın açıkladığı strateji belgesinde, Mısır'a 'stratejik müttefik' payesi bile verildi. Yani ceza kesmek şöyle dursun, üste bir de taltif etti, dosttan öte ortak tanımlamasıyla kendince ödüllendirdi. Üstelik, Kudüs'ün statüsüyle ilgili çekişmelerde ilk kez ayrı düşüyor, tek başına kalıyor, yalnız takılıyor da değil ki Amerika. . .