Geçen birkaç yılda, sol seküler çevrelerde kurbanın derisine talip olanlar arttı. Ama kurban kesimine alerjide bir azalma gözlenmiyor.
Bayramın ilk günü Abdurrahman Dilipak gündeme getirdi. Türk Hava Kurumu, 'kesimsiz bağış' kampanyası düzenliyor. Bir zamanlar, kurban derisi toplama tekeline sahip kurum bu. Kesim ritüeliyle kavga etmez, 'kaçak' duruma düşürülen deri toplama faaliyetleriyle kavga ederdi. Cemaat ve tarikatların topladığı derilere polis zoruyla baskın yapar, el koyardı. Tekeli kırılınca 'kesimsiz' yani derisiz bağış çağrıları yapmaya başlamış. Nereden nereye!...
Dilipak, Atatürkçü Düşünce Derneği'nin de 'Kurban Bayramında hayır için yapılan bağışları kabul ettikleri'ne dair beyanına dikkat çekiyor. Kurbanın etini de derisini de kapsayan bir açılım...
Halkevleri'nin atağı, şeytanın bir bacağını kırmaya yaramış yani. Fakat kurbanın kendisiyle barışma ayağında değişen fazla bir şey yok henüz.
Mesafeli olanlar bile derisine göz kırpıyor, THK tekelinden kurtarılan bu gelir kalemini sadece cemaat ve tarikatlara bırakmıyor. Deri rantına göz dikmekte tereddüt göstermiyorlar.