Yapmayın etmeyin dedik, zırvacılara dinletemedik başlarda.
Trump’tan yana değilsen, Erdoğan’a karşı sayılıyordun.
Trump’a dokundurdun mu, Erdoğan’a bir şey mi demek istiyorsun diye öne atılıyorlardı.
Trump gözlerinde kurtarıcıydı, dünyayı Amerikan hegemonyasından kurtaracak halk kahramanı.
Sandık devrimiyle gelmişti.
Amerikan derin devletiyle savaşıyordu. Statükoya kafa tutuyordu.
Ancak kurulu düzenin güçleri, küresel vesayetlerini bitirecek diye bu değişime direniyordu.
Amerikanın 28 Şubat’ı gibi bir süreç yaşatıyorlardı demokrasi mücahidi Trump’a.
Tıpkı Türkiye’nin Erdoğan liderliğindeki demokrasi mücadelesi gibiydi.
Daha neler yumurtlamadılar ki...
Erdoğancılıkla Trumpçılık aynı şey olmuştu, elin adamına toz kondurmuyor, laf söyletmiyorlardı.