IŞİD'e ahlaken üstün geldiği, esasen adları birlikte anılmayacak iki benzemez kadar ondan başka bir şey olduğu propagandası pompalanıyor mu, pompalanıyor.
‘İkisi de terör örgütüdür’ dendiğinde PKK propagandistleri ayağa fırlıyor mu, fırlıyor.
Ahlaki üstünlük iddiasını ‘IŞİD terör örgütüdür ama PKK bir terör örgütü değildir, bir halk hareketidir’ ‘tespiti’ne yaslıyorlar mı, yaslıyorlar.
* * *
Şöyle de bir şey yok mu: YPG, lafta PYD’nin silahlı gücü. Ama
siyasi komutası PYD’de değil. PYD Eşbaşkanı Salih Müslüm’ü uluorta
takmazken asla ikiletmeyecek bir emir komuta zinciriyle PKK’ya
göbekten bağlı.
Ve Uluslararası Af Örgütü, bu YPG’nin köyleri yakıp yıktığını,
savaş suçları işlediğini uydu görüntüleri ve mağdur ifadeleriyle
belgeledi. Geçen yaz IŞİD’den aldıkları 14 köy ve ilçede
uyguladıkları mezalimi, “Gidecek yerimiz yok” başlıklı bir raporla
duyurdu. Arapların, Türkmenlerin ve öteki Kürtlerin evlerini
barklarını ateşe vermiş, tehditle göçe zorlamışlar.
Peki, emri Kandil’den aldıklarına göre, işledikleri savaş
suçlarının birinci derecede sorumlusu da PKK mıdır, PKK.
Türkiye’de de siyasi emellerine ulaşmak için terörü bir yöntem
olarak benimsiyor mu aynı örgüt, benimsiyor. Burada Suriye’den daha
kabarık bir sabıka kaydına sahip mi, sahip.