Merakta kalmayın; cumhurbaşkanı adaylarının kim olacağı konusunda dilinin altında bir bakla vardıysa bile çıkarmadı, bir isim açıklamadı bize.
O zaman, dün Karar’ı ziyareti sırasında, Saadet Partisi lideriyle iki saat boyunca ne mi konuştuk?
Dünya ahvalinin, ortam ve gidişatın yanı sıra tabii ki herkesin bilmek istediği şeyi... Siyasetin iktidarı muhalefetiyle kilitlendiği soruyu...
Ama Temel Karamollaoğlu yılların siyasetçisi, ne geçiştirdi ne renk verdi. İsim telaffuzu için erken olduğunu söyleyerek ketum kaldı.
Merakımızı sadece birkaç ima rüşvetiyle savuşturdu.
O imalarda nelerin saklı olduğuna gelince...
Akıllarından geçen tek aday, Abdullah Gül değil. En az üç-dört isim daha var kafalarında.
Bütün umutlarını bir kişiye bağlamış gibi durmuyorlar.
İlk tercihleri olmazsa dünyanın sonu değil. Alternatifler üzerinde şimdiden bir zihin egzersizi ve hazırlığı yaptıkları anlaşılıyor.
Çaresiz, umutsuz, seçeneksiz ve çözümsüz bir durum görmüyorlar önlerinde.
Bu süreçte tüm dikkatleri üzerlerinde toplamaktan son derece memnun Temel Bey.
Neredeyse bir ulusal direniş kahramanı gibi ilgi odağı haline geldi. Geç bulunmuş bir siyasi kurtarıcı gibi kıymete bindi. Gözler üstünde, ağzından çıkan her kelimeye kulak kesiliyor kalabalıklar.
Ve büyük bir keyifle tadını çıkarıyor görünse de bunun omuzlarına yüklediği tarihi sorumluluğun farkında...