Uzaya biletle turist gönderdiğimiz, 55 milyon doları reklam parası olarak ödediğimiz, seçimde kullanmak için göstermelik bir klip çekiminden öteye gitmeyeceği söyleniyordu. Eleştirilere katılmamıştım.
Gelin görün ki... Uzayı fethediyormuşuz gibi abartılmasına karşı çıkan, fakat hafife alınmasına da katılmayanların yüzünü kara çıkardılar.
Uzay Ajansı Başkanı Yıldırım, bu hamleyle dünya uzay cemiyetindeki mevkimizin yükseleceğini anlatıyordu.
CHP çatlasa da patlasa da uzay yarışındaki yerimizi alacaktık; bunun 'çılgın Türkler geliyor' diye Hans'la George'ta korkuya yol açacağı da Cumhurbaşkanı'mızca müjdelenmişti.
Sabah gazetesi, "Uzayda Türk'ün ayak sesleri" diyordu. Kâinatı çınlatacaktı.
Bir yandan da "at elin, çuval emanet; bizimki deh'le çüş'ten ibaret" yaklaşımıyla küçümseyenler vardı.