Akif Çarkcı Milat Gazetesi

5 Adet Cin Mektubu sadece 49 TL!

Televizyonda bazı kanallar var. Bir taraftan bağıra çağıra vaazlar veriliyor diğer taraftan ekranın alt köşesinde reklam bandları çıkıyor: “Şu kadar dua 50 TL, bilmem ne kitabı 20 TL! Yahu dua ne...

16 Ağustos 2017 | 335 okunma

Televizyonda bazı kanallar var. Bir taraftan bağıra çağıra vaazlar veriliyor diğer taraftan ekranın alt köşesinde reklam bandları çıkıyor: “Şu kadar dua 50 TL, bilmem ne kitabı 20 TL! Yahu dua ne zamandır alınan satılan bir şey oldu? Eskiden de böyleydi de bizim mi haberimiz yoktu! Bir kanalda, sarıklı, sakallı, cübbeli bir “hoca kılıklı primat”, arkada bağıra çağıra bir şeyler geveliyor, ekranın hemen önündeki yazı ise şu: “5 Adet Nazar Duası, 5 Adet Cin Mektubu, 5 Adet Aile içi Muhabbet Ayeti, Esrarül Ecran kitabı 1 Adet korunmuş sır 49 TL” Hay o cinler şeytanlar çarpsın sizi! Aşağılık maymunlar! Ayetin, duanın parayla alınıp satıldığı hangi İslami anlayışla açıklanabilir! Allah'ın dininde böyle bir ticaret olduğunu şu birkaç yıldır bu kıllı primatlardan öğreniyoruz! İşin acı tarafı şu: Oluşturulan yanlış din algısı üzerinden birileri kesesini küpünü dolduruyor, bolca para kazanıyor, ekranlarda maymunluk yapıyor, cahil kitleler ise peşlerinden koşuyor, bunların ekmeğine yağ sürüyor! Üstelik bütün bu rezillik filan cemaatin kanalında, radyosunda, TV'sinde filan sergileniyor, sadece o ucuz pazarlama kanallarında değil!  Devlet de aval aval bunu seyrediyor ve din üzerinden ticaret yapanlara göz yumuyor! Kubbeli, cübbeli, cübbesiz, sakallı, sakalsız, sarıklı, sarıksız, dini kisve taşıyan ve taşımayan herkes bu işin içinde! Bazen bakıyorsunuz ünlü bir mankeni çıkarıyorlar kanala, konuşturuyorlar, reklam malzemesi olarak bu kişileri de kullanıyorlar! Dinle ilişkisi sadece filan tarikatın TV kanalı, camisi, cübbesi, kubbesi olan bir kocaman kitle ayakta uyutuluyor, saf ve masum insanlar ticari kazanç alanı olarak görülüyor, “satılık ayet ve dualarla” aldatılıyor, kelli felli hoca efendilerimizin nedense hiç gıkı çıkmıyor! Tabi onlar da deve sidiğinin hükmünün ne olduğunu tartıştıkları için böyle önemli konulara vakit bulamıyorlar! Buradan Diyanete, Maliye Bakanlığı'na, hukuk yetkililerine ve RTÜK'e sesleniyorum: durdurun bu rezaleti, bu sahtekarlığa bir son verin! Samimi biçimde dinini yaşayan ve bir şekilde İslami kisve taşıyan masum kardeşlerimizi istisna tutarak bu kıllı primatların bir an evvel hak ettikleri cezayı bulmalarını temenni ediyorum!

Din Ekonomisi

Vakt-i zamanında imamlıktan profesörlüğe ve milletvekilliğine yükselmiş bir zat diyordu ki “bana ilahiyat işletmecisi derlerdi”! İlk duyduğumda çok şaşırmıştım doğrusu. Ancak sonraları din ile siyasetin din ile paranın ilişkisine dair reel durumu yakından teşhis edince böyle tiplerin boşuna ortaya çıkmadığını anladım. Daha sonraları şu da daha net anlaşıldı ki Türkiye'de din para kazanmanın ve siyasi başarı kazanmanın da en kullanışlı araçlarından birisi. Birileri bazen bunu cihat kisvesi altında yaparken başka birileri ise aşikar şekilde ticaret olarak algıladı ve işlerini yoluna koydu! E ne de olsa gemisini yüzdüren kaptandı! Dinle ilişkisi en zayıf olanın bile ezan okunurken elini ayağını topladığı bir ülkede din üzerinden siyaset ve ticaret yapmak neden zor olsun. Hele de toplum böyle bir şeye dünden hazırsa! Şimdi birileri bana kızacaklar biliyorum, twitter'dan hakaretler edecekler, mailler yazacaklar, verip veriştirecekler! Biliyorum. Ama beyler gerçeği görmenin zamanı geldi. Allah'ın dinini kim oyuncak ediyor, kim eğip büküyor, menfaati için kullanıyor ve üstüne üstlük bunu iyi niyetle falan yaptığını ifade ediyorsa bilsin ki cehennemin yolları da iyi niyet taşlarıyla döşelidir! Allah'ın dinini siyasetine ve ticaretine alet eden herkes haindir, alçaktır. Amaç ister oy ister para kazanmak olsun hiç fark etmez! Din üzerinden ticaret yapanlar bir gün elde ettikleri servet ve dünyevi iktidarın altında ezilip kalacaklardır! Kur'an-ı Kerim'i iyi inceleyenler ne demek istediğimi daha iyi anlayacaklardır! “Allah'ın ayetlerini dünyevi menfaatleri için çok ucuza satanlar varya…”

Ermeniler Bizde Kalsın, Gevurlara Güle Güle!

Hayko Bağdat yazmış, demiş ki: “Ermeni cemaatinden pek çok ailenin artık ülkeyi, terk etme planlarını gözden geçirdikleri artık sır değil”. Şair arkadaşım İmdat Demir de cevap vermiş demiş ki “senin gibi gevurlar defolup gidebilir, ancak Ermeniler bizimle kalabilir, onlarla bir sorunumuz yoktur. Evet bu karşılıklı atışmada kimin haklı olduğu ortada! Gevurluk yapan ve bu ülkeye ihanet eden herkesin gideceği yer bellidir. Hepsinin cehennemin dibine kadar yolu var. Lakin bu toprakları seven ve bu topraklarda barış içinde yaşayan herkesle bu millet yüzyıllarca birlikte yaşamış ve hiçbir sorun da çıkmamıştır. Hatta Osmanlı dönemi kadı sicilleri incelendiğinde pek çok davada gayr-i müslimler haklı bulunarak Müslüman tebaa cezalandırılmıştır. Geçmişte adaletin timsali olan bu toprakları karıştırmaya, huzursuzluk çıkarmaya kimsenin hakkı yok. Taşnak, Hınçak, Sütyun kafasıyla gezenler tabii ki defolup gidebilirler, hiçbir itirazımız yoktur ancak bizim gibi bu topraklarda barış içinde yaşamayı tercih edenler ise bizimle ebediyen bir arada olabilirler, hiçbir mahsuru yoktur. Hırant katledildiğinde hepimiz üzülmüş ve hangi milletten olursa olsun hiç kimsenin zulüm görmediği bir düzen istiyoruz demiştik. Bu tavrımız Müslümancadır ve hala bakidir vesselam!

Çocuğunu Seven!

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Karşılıksız aşk ve siyasetin sitcom’u 01 Ağustos 2020 | 218 Okunma Bu zamana kadar neredeydiniz? 30 Ağustos 2018 | 153 Okunma Memlekete Dolar, Euro, Yuan, Ruble, Dinar Akıtacaksak 22 Ağustos 2018 | 7.097 Okunma Sarışın Şeytan (D.T) ve Ortakları: 'M.L, M.S, G.S' 15 Ağustos 2018 | 5.213 Okunma Aptal ABD ve Aptal Uşakları! 08 Ağustos 2018 | 242 Okunma