"...Üstüme vazife değil ama Merkez Bankası'nın yerinde olsam sıkı duruşumu gevşetmekte acele etmez; enflasyonda kalıcı ve inandırıcı bir düşüş gerçekleşmesini beklerdim."
Bu satırlar, sevgili dostum Fatih Özatay'ın Merkez Bankası Para Politikası Kurulu'nun bugünkü toplantısıyla ilgili olarak Dünya'nın dünkü sayısında yer alan yazısından.
"Enflasyonda kalıcı ve inandırıcı bir düşüş..." Fatih Hocam belli ki enflasyonda haziranda daha belirgin olmak üzere son iki ayda ortaya çıkan gerilemeyi fazla abartıp bu oranlara göre hareket edilmesinin hata olabileceği görüşünde. O yüzden biraz temkinli davranılması gerektiğini ifade ediyor.
Bir eski Merkez Bankacı olarak Fatih Özatay'ın yazdıklarını dikkate almak gerek. Ama bu konuda Merkez Bankası ne düşünür, onu bilemeyiz tabii ki.
Biz konuya, "acaba enflasyonda kalıcı ve inandırıcı bir düşüş" sağlamak ne ölçüde mümkün olur, diye yaklaşmak istedik.
Öncelikle altını çizmek durumunda olduğumuz bazı gerçekler var. Türkiye, enflasyon konusunda neredeyse hiçbir yıl öngördüğü düzeyde kalamamış. Bırakınız yıllık programda yazılan oranları yakalamayı, yıl içinde revize edilen tahminler bile aşılmış.