Lüks arabasında işyerine doğru yol almakta olan işadamı adım adım ilerleyen trafikte her zaman olduğu gibi radyoda Türk sanat müziği dinliyordu. İşler pek iyi gitmiyordu ve pek keyfi yoktu. Birden radyoya kulak kabarttı. Müzik yayını kesilmiş ve sunucunun heyecanlı sesi yükselmişti:
“Son dakika gelişmesini bir kez daha aktarmak istiyoruz. Merkez Bankası gece yarısı aldığı kararla bankalara borç verirken uyguladığı faizi yıllık yüzde 1’e çekti...”
İşadamı irkildiğini hissetti, faiz yüzde 1’e indirilmiş... Radyonun sesini iyice açtı:
“Merkez Bankası’ndan yüzde 1 faizle kaynak kullanma olanağı elde
eden bankaların, kredi faizlerini yüzde 1.5 dolayına düşürmesi
bekleniyor.”
Yüzüne bir gülümseme yayıldı. İşini genişletmek için yenileme
yatırımı yapması gerekiyordu. Ne var ki yüzde 15’leri bile aşan
kredi faizi yüzünden yatırıma bir türlü girişemiyor, cesaret
edemiyordu. Bu karar imdadına yetişmişti. Arabanın içinde olmanın
ve duyulmayacağını bilmenin coşkusuyla “Harika” diye bağırdı;
“Yıllardır beklediğimiz karar” sözleri döküldü dudaklarından.
Başka haberler de olabileceği düşüncesiyle kanal değiştirdi. Her yerde bu haber vardı. Bir kanal ünlü bir iktisat profesörüne bağlanmış görüş soruyordu. “Olmaz böyle şey” diyordu profesör, “Bu ekonominin gerçekleriyle örtüşmez, faiz diğer koşullar oluşmadan bir kararla düşürülemez, bunun sıkıntılarını geçmişte gördük, felaket olur”...
“Ne olabilir ki” diye geçirdi içinden ama profesöre kulak vermesi gerektiğini hissetti: