Şunun şurasında seçime iki ay kaldı. Ankara toz duman. Özellikle CHP’den 15 milletvekilinin İyi Parti’ye geçmesiyle hareketlilik belirgin şekilde arttı. Buradaki amaç çok açık tabii ki, İyi Parti’nin seçime katılabilmesini sağlamak. Bu adım, hem ciddi bir sürpriz oldu, hem de ittifak kanadında öyle görünüyor ki büyük rahatsızlığa yol açtı.
Seçime doğru hızla yol alırken gelin matematiği devreye sokalım. Herkesin tüm dikkatini verdiği Cumhurbaşkanı seçiminden kimin ya da kimlerin hangi koşullarda galip çıkabileceğini; seçimin 24 Haziran’da mı biteceğini, yoksa 8 Temmuz’a, yani ikinci tura mı kalacağını irdelemeye çalışalım. Dedik ya, devir hesap kitap devri, matematiği işin içine sokma devri... Önce mevcut duruma bakalım.
- Mevcut durumda birinci turda sandıktan galip çıkma olasılığı bulunan tek aday Recep Tayyip Erdoğan’dır.
- Muhalefetin yapabileceği en büyük hata, 2014’teki gibi ilk turda ortak bir aday çıkarmak olacaktır.
- Bu aşamada matematiği devreye sokmak ve oturup enine boyuna hesap yapmak gerekir. Şimdi matematikten de yararlanıp olasılıklar üstünde durma zamanı.
- Seçime katılma oranı 1983-2015 döneminde ortalama yüzde 85.7 olmuştur. 2014 yılındaki Cumhurbaşkanı seçiminde ise katılım oranı yüzde 77’dir. Ancak bu kez seçime katılma oranının yüzde 90’a yaklaşması beklenebilir. Hem mevsim daha uygundur, hem yarış pek kızışmıştır.