ABD’nin Türkiye’deki temsilciliklerinde göçmen işlemleri dışında vize başvurusu kabul etmeme kararı alması ve bu kararın duyurulmasının hemen ardından Türkiye’nin ABD’ye karşı aynı kapsamda ve içerik olarak aynı sayılabilecek açıklamayla karşılık vermesi ikili ilişkilerde bardağı taşıran son damla gibi oldu.
Türkiye egemenlik haklarını kullandı ve geçen hafta içinde Amerikan Konsolosluğu’nda görevli bir kişiyi FETÖ bağlantısı gerekçesiyle tutukladı. Önceki gün de bir başka görevli için gözaltı kararı verildiği haberleri çıktı. Ama gözaltı işlemi gerçekleşmiş değildi ve bu kişinin konsoloslukta olduğu tahmin ediliyordu.
İşte Amerikan yönetimi görünürde bu gerekçelerle söz konusu vize başvurularını dondurma kararı aldı; Türkiye de aynı şekilde karşılık verdi.
Türkiye ABD’ye karşı sessiz kalmayacak ve elbette bir adım atacaktı, attı da nitekim.
Ama gerçekçi olalım ve şu soruya yanıt verelim:
“Karşılıklı bu yasaklar hangi ülke için daha ağır sonuçlar doğurur? Biz mi ABD’nin yasağından daha çok etkileneceğiz, yoksa ABD mi bizim yasağımızdan daha çok etkilenecek?”