Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Kurum Açma, Kapatma ve Ad Verme Yönetmeliği'nde yaptığı değişiklikle yeni açılacak okullarda mescit bulunması şartını getirdi.
Aydınlık Gazetesi işte bu değişikliği “Pedagojik Cinayet” diyerek manşetine taşıdı. Pedagojik jenosidi hararetle savunan bir siyasi eğilimin yayın organı için hayli iddialı bir çıkış.
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ise partisinin yayın organının manşetine sahip çıkarak “mescit düzenlemesine” müsaade etmeyeceklerini deklare etti. Vatan Partisi'nin henüz İşçi Partisi olduğu dönemde, 28 Şubat'ın temel insan haklarını ayaklar altına aldığı günlerde “Devrim Kanunları Uygulansın” çıkışı hafızalarımızda hâlâ tazedir. “Namlusu millete doğrulmuş tankları” arkasına alarak başörtüsü simgesi üzerine çarpı işaretinin atıldığı afişlerle her yeri donatmış bir partinin genel başkan, bugün mescit için ayağa kalkıyor. Perinçek bahsi geçen tankları “İlericilerin tankları var” diyerek selamlamıştı.
Böyle bir cemaziyelevveliniz varken ihtiyaca binaen ortaya çıkan mescit ile ilgili bir düzenlemeye “pedagojik cinayet” diyerek karşı çıkmak, öteki gördüğüne karşı dün olduğu gibi bugün de patolojik bir öfke patlaması içinde olunduğunu gösteriyor.
Bilimi bağnaz bir kilise haline getirerek yüzeysel pozitivizmi yobazlık derecesinde bir itikat olarak benimseyenler, küresel emperyalist çetenin mutfağında pişen İslamofobi sosu ile bezeli bir histeriyi üzerinde “bilimsel” yazılı bir çuvalın içinde bu ülkeye satmaya çalışıyorlar. Ne var ki yanlış mahalledeler. Müslüman mahallesinde bu tip ürünlerin alıcısı çıkmaz!
Aydınlık Gazetesi ya da başkaları çıkıp da 200 yıllık mazisi olan modern eğitim sistemini “pedagojik cinayet” olarak tanımlarlarsa bu tanımlamanın altına tereddütsüz imzamı atarım. Ne var ki o zaman kendilerinin asr-ı saadet olarak gördükleri bir dönem de sanık sandalyesine oturmaktan kurtulamayacaktır.