“Eğitimin geleceğe açılan kapısı olan Eğitim Bilişim Ağı, Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü tarafından her bir bireyin kullanımına ücretsiz olarak sunulan çevrimiçi bir sosyal eğitim platformudur.” EBA’yı böyle tanımlıyor Milli Eğitim Bakanlığı.
Bu sosyal ağ, eğitim-öğretim hayatımızı kolaylaştıran ve ücretsiz yararlanılan içerikleriyle en büyük kaynağımızdır. Eğitimin tüm paydaşları tarafından kullanılabilen bu ağ, yine bu paydaşların örnek olabilecek uygulamalarını da barındırmaktadır. Öğretmenlerimiz bu ağa dersleriyle ilgili içerik de yükleyebilmektedir. Her kademeden tüm derslerin içeriğini bulabileceğimiz EBA’yı öğretmenlerimiz sahiplenerek kullanmalı. EBA’yı ülkemizdeki tüm okullar takip etmelidir. Böylece fırsat eşitliği de sağlanmış olacaktır.
“EBA’da bulunan e-içerikler, alanında uzman ekipler tarafından üretilmekte; ayrıca Türkiye’de ve dünyada dijital yayıncılık alanında önde gelen eğitim firmaları tarafından sağlanan içeriklerle de zenginleştirilmektedir.”
Peki, bu kadar zengin içerikten öğrencilerimiz istenilen düzeyde yararlanabiliyor mu? EBA’yı kullanım oranı nedir? Şunu belirtmek gerekir ki MEB bütçesi, yıllardır Cumhuriyet tarihimizin en yüksek payını almaktadır. Bakanlık, maddî olarak her şeyi göze alarak eğitim-öğretim ortamlarını iyileştirmek için çalışmalar yapmakta, projeler gerçekleştirmekte- ki FATİH Projesi maddî olarak çok yüksektir- buna rağmen öğrencilerimiz özel bütçeler ayırarak bu ortamların dışından destekler almaya devam etmektedir. Bu, yıllardır çözülemeyen bir problemdir. EBA’nın yeterli olması gerekmez mi? Bence EBA bize yeter!
Evet, EBA bize yeter, fazla bile gelir! Bu kadar iddialıyım! Problemin kaynağında EBA’nın uygulanmaması var. Bunun çok sebebi var ama aklımıza gelenleri şöyle sıralayabiliriz:
EBA, Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü tarafından yürütülüyor. “Yenilik” ve “teknoloji” bir arada. Her şey yeni ve olabildiğince teknik. Peki, bu ağı kullanacaklar yeni mi? Yeterince teknik mi? Ben, bu ağı kullanacak öğretmen kitlesinin çoğunun mantalite olarak bu ağa uygun olduğunu düşünmüyorum. Teknik olarak yeterli olsa bile alışılagelmiş öğretmenlik formasyonunu devam ettiren öğretmenlerimiz var. Bu anlayışı değiştirmek gerek.