Yayın hayatına 14 Ağustos 1908’de başlayan Sebîlürreşad mecmuası bu yıl 110. yılını idrak edecek. Bu kutlu yolculuğu Âkif’in yol arkadaşları devam ettiriyor.
Merhum Âkif’in yolunu takip eden gazetesi-yazar Fatih Bayhan’ın öncülüğünde ve iki yıl önce tekrar yayınlanmaya başlayan Sebîlürreşad mecmuası bugünlerde yeni genel merkezine taşınmanın heyecanını yaşıyor. Burada sosyal ve kültürel faaliyetler, akademik etkinlikler düzenlenecek, sergi salonu ve kütüphane ile hizmet verilecek.
14 Ağustos 1908’de “Sırât-ı Müstakîm” ismi ile ilk kez yayına giren mecmua, 1912 yılında 183. sayısından itibaren mevcut ismini almıştır. Mehmet Âkif ve Eşref Edib’in kurduğu mecmuanın ilk ve ilerleyen dönem yazarları arasında Sait Halim Paşa, Ahmet Hamdi Akseki, Ali Fuat Başgil, Ömer Nasuhi Bilmen, Ömer Rıza Doğrul, Hasan Basri Çantay, Peyami Safa, Fethi Tevetoğlu, Mümtaz Turhan, Ali Nihat Tarlan, Nihat Sami Banarlı ve Nurettin Topçu gibi ülke fikriyatına yön veren pek çok isim bulunmuştur.
İstanbul, Kastamonu, Kayseri ve Ankara’da mecburî yer değişiklikleri yaparak yayın hayatına sürdürmüş olan mecmua, Milli Mücadele Dönemi’nde TBMM tarafından bizzat bastırılmış ve tüm cephelerimize dağıtılmıştır. Mehmet Âkif’in sanatkârlığı, Sebîlürreşad’da yayınlanan fıkra, makale, şiir ve çevirilerinden oluşur. Safahat’taki tüm şiirleri de Sebîlürreşad’da yayınlandıktan sonra bir araya getirilmiştir.
İlk devre 1908-1925 yılları arasında 641 sayı yayınlanan mecmua; Rusya, Hindistan ve Ceziretü’l-Arap Müslümanlarının gündemini belirleyen, aralarındaki iletişimi sağlayan belirleyici bir referans olmuştur. 1925’te “Takrir-i Sükûn Kanunu” ile kapatılan mecmualar arasında Sebîlürreşad da vardır.
1948 yılında Eşref Edib’in öncülüğünde Türkiye’nin çok partili sisteme geçişi döneminde Sebîlürreşad yeniden yayın hayatına girmiştir. 1966 yılında yayınını durduran mecmua, 2016 yılının 14 Ağustos’unda gazeteci-yazar Fatih Bayhan ve Âkif dostlarının gayretiyle yeniden yayın hayatına başlamıştır. Gazeteci ve Âkif dostu Mehmet Poyraz’ın “Sebîlürreşad’ın Yeniden Yolculuğu” (Sebîlürreşad, Ağustos 2018) isimli yazısına göre Sebîlürreşad’ın yeniden yayın hayatına başlama hikâyesinin özeti şöyledir: