Suruç'ta başlayan, barış mitingiyle devam eden, Sultanahmet'te tekrar ortaya çıkan ölümcül IŞİD eylemleri, ardından Ankara'da askeri araçları ve Güven Parkı'nı hedef alan kanlı PKK saldırıları, en nihayet İstiklal caddesinde yeniden IŞİD eylemi...
Güneydoğu'daki isyan ve çatışmalar...
8 ayda yaklaşık 2500 ölü, yıkıntı şehirler, yüzbinlerin göçü...
Bu yıl Nevruz'a böyle girdik.
2013 ve 2014 Nevruzlarında ise, Diyarbakır'da on binlerce insanın önünde, hükümetin onayıyla Öcalan'ın mektupları okunmuş, silah devrinin bittiği ilan edilmiş, törenler tüm televizyonlarca yayınlanmıştı.
Nevruzların barış ve siyaseti temsil ettiği o günlerde Türkiye'nin Batısı, Doğusu da mutlu ve umutluydu.
Dün Diyarbakır Nevruz alanında Demirtaş, söylüyordu:
“Çözüm yoluna bağlıyız. Savaş, çatışma, ölüm alışmamız gereken normal bir durum değildir. Normal olan bütün barışçıl yollarda ve yöntemlerde ısrar etmektir. Müzakere dediğimiz şey, çözümleri masaya koymaktır...”