Şu günlerde Türkiye'yi ve bölgeyi ilgilendiren en kritik gündem
maddesi, şüphe yok ki, Suriye görüşmeleri meselesi…
Ocak ayının sonuna yaklaşıyoruz, zaman Suriye'de ateşkes
görüşmelerinin başlaması zamanı.
“Görüşmelerinin akıbetinin 1-2 gün içinde netleşeceğini” ifade eden
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin ardından, BM Suriye Özel
Temsilcisi Staffan de Mistura, dün, rejim ve muhalefet arasında
yapılacak Suriye görüşmeleri için davetiyelerin yarın
gönderileceğini, görüşmelerin ise 29 Ocak'ta başlayacağını
söylüyordu.
Ancak ortada iki dizi sorun var.
İlki Esat ve muhalifler arasında. Esat yönetimi görüşmelere hazır
olduğunu söylerken, muhalif grupların görüşmeler öncesi Esat'tan üç
talepleri var. Bu talepler hava operasyonlarının durdurulması,
devam eden kent kuşatmalarının kaldırılması ve tutukluların serbest
bırakılmasından oluşuyor. İlan edilen 29 Ocak tarihine rağmen,
görüşmelere 4 gün kala ortada henüz bir netlik, bu taleplere
verilen yanıt yok. Suriye Rus desteğiyle çatışmaya ve kimi
bölgeleri ele geçirmeye devam ediyor.
İkinci dizi sorun, görüşmelerde muhalefeti temsilen masada kimlerin
yer alacağı sorusuna ilişkin ve daha kritik.
Zira kimlerin görüşmeye davet edileceği henüz belli değil. Rusya,
Suriye içinde bulunan ve rejimle de ilişkileri devam eden bazı
grupların masaya oturmasını istiyor. Türkiye ve Suriye Muhalif ve
Devrimci Güçler Koalisyonu buna karşı.