Türkiye hafızası kısa bir toplum. Sadece dün söylediklerimizi değil, yaşadıklarımızı da unuturuz. Doğrunun bugünün dengelerinden ürediğini, doğruyu temsilin güne göre alınan amnezik tavırlarla temsil edildiğini düşünürüz. Süreklilik, bu toplumda, toplumun güvenli evlerde yaşamayı seven cemaatçi aydınında, fikri açıdan da, siyasi açıdan da ahlaki açıdan da zayıftır. Geçen hafta Yargıtay'ın kararıyla malum Ergenekon davası kapandı. Ortaya, tüm sanıkların bir anlamda masumiyetine işaret eden, dolaylı olarak kumpas sonucu yargılandıklarını ima eden bir hüküm çıktı. Ergenekon soruşturmasının başladığı 2008 yılından bugüne gerek bu dava çerçevesinde, gerek Türk siyasi hayatında yaşananlar, bu sonucun bir ölçüde ve kimi sanıklar için geçerli olduğunu gösterir. Ancak bundan ibaret değil.