Güneydoğu'daki çatışma, ne Kürt hareketinin iddia ettiği gibi bu
hareketin devletin operasyonlarına verdiği yanıtla, ne siyasi
iktidarın vurguladığı gibi devletin PKK eylemlerine verdiği
tepkiyle açıklanabilecek durumda.
Sorun, önemli ölçüde, yeni gelişmeler, sürece dahil olan yeni
dinamiklerle beslenmesi ve bunun sonucunda ortaya çıkan yeni
stratejilerle ilgili görünüyor. Çözüm süreci mevcut haliyle
tarafların yeni konumlarını, beklentilerini, stratejilerini
karşılamaktan uzaklaşmış, bu konudaki zorlamalar sonuç vermemiş ve
sonunda çatışmalar yeniden boy göstermiştir.
Dün ele aldık, örgüt açısından Rojava'da ortaya çıkan yeni durum ve
dengeler, diğer yandan Güneydoğu'da alan kontrolünü muhafaza etme
ısrarı, silahlı eylemleri başlatma ve özerklik ilanına kadar
uzanmıştır. Bu geçişin zamanlamasını, Telabyad'ın düşmesi üzerine
Türkiye'nin, uluslararası koalisyonla daha aktif bir askeri
işbirliğine girmesi, bunun örgüt için oluşturduğu tehdit belirlemiş
görünüyor.
Türkiye de benzer bir şekilde, 2014 yılı ortalarından itibaren bu
iki meselenin, Rojava'daki yeni durumun ve alan kontrolü
meselesinin artan baskısıyla karşı karşıya kaldı..